Saçı
Peygamber Efendimizi hiç böyle görmediniz! Ortalık bir anda karıştı ve ana baba gününe döndü.
Ensar’dan bir gencin düğünü vardı. Tüm davetliler, neşe içinde bir araya gelmişti. Genç çifti mutlu günlerinde yalnız bırakmamışlardı. Düğünün şeref konuğu Peygamber Efendimiz idi. Heyecanla onu bekliyorlardı.
Çok geçmeden Peygamberimiz de düğün yerine geldi. O gelince, bütün yüzlerde güller açtı.
Düğün sahiplerini ve damadı tebrik eden Peygamberimiz,
— Hayırlı ve bereketli olsun. Allah muhabbet versin. Uğurlu olsun. Allah rızık genişliği versin. Allah hepinize mübarek kılsın, diye dua etti. Sonra da,
— Damadın başında def çalın, buyurdu.
Hemen bir def getirildi. Bir adam neşeyle defe vurmaya başladı. Herkesin mutluluğu yüzünden okunuyordu.
Bu sırada, tabak tabak şeker ve kuruyemiş getirildi ve damadın başına saçıldı. Şekerler ve kuruyemişler her yere dağılmış fakat kimse elini uzatmamıştı. Peygamber Efendimiz,
— Haydi, ne duruyorsunuz, yağmalasanıza, dedi.
— Ey Allah’ın Resulü, yağmayı yasaklamamış mıydınız, dediler. Efendimiz,
— Ben size savaştaki yağmayı yasakladım, düğündekini değil, buyurdu ve yere düşenleri toplamaya başladı.
Bunu gören davetliler de ileri atıldı. Şekerleri ve kuruyemişleri kapışmaya başladılar. Ortalık bir anda karıştı ve ana baba gününe döndü. Peygamber Efendimiz onları, onlar da Peygamberimizi ittirip kaktırarak, neşeyle, yere dökülenleri topluyorlardı.(*)
[ Musa Mert ]
Peygamberimizi Güldüren Şakalar, s. 109-112.
(*) Taberani, el-Mu’cemü’l-Kebir, XX, 97, Hadis No: 191; Beyheki, es-Sünenü’l-Kübra, VII, 288, Hadis No: 14461.
Yorum Gönder